İnsan Her Şeye Saygı Duymalı mı?

Toplumda sık sık duyarız “İnsan her şeye saygı duymalıdır.” Güzel bir söz gibi görünür ama bana sorarsan biraz da yanlış anlaşılır. Çünkü her şeye saygı duymak, bazen yanlışa da sessiz kalmak, kötülüğü de onaylamak demek olabilir.

Saygı, insanın karakterinin aynasıdır. Fakat saygı duymakla, boyun eğmek arasında koca bir fark vardır. Mesela bir insanın fikrine saygı duymak başka şeydir o fikrin insana zarar veren tarafını onaylamak bambaşka Ben kimsenin düşüncesine zincir vurulsun istemem ama zulme, haksızlığa, yalana, sahteciliğe de “saygı duyulmalı” denildiğinde işte orada dururum.

Her şeye saygı duymak demek, yanlışla doğruyu aynı kefeye koymak gibi geliyor bana. Evet, kimseyi kırmadan, kimsenin yaşamına burnumuzu sokmadan var olmalıyız. Ama bu, gözümüzün önündeki kötülüklere sessiz kalmak zorundayız anlamına gelmemeli.

Bence insan, hakikate, dürüstlüğe, emeğe, insana, doğaya, yaşama saygı duymalı. Ama kötülüğe, yalana, haksızlığa, bencilliğe, sahteciliğe saygı duymak zorunda değil. Hatta sırf saygı uğruna yanlışlara göz yummak, aslında en büyük saygısızlıktır Hem kendine hem de hakikate.

Saygı, kalpten gelen bir duruştur. Onu hak eden değerler vardır; hak etmeyenler de Ve ben diyorum kiHer şeye değil, doğruya, iyiye ve insana yakışana saygı duyalım. Gerisini ise sadece görüp geçelim.

Çünkü insanın vicdanı, gerçek saygının neye duyulması gerektiğini fısıldayan en güvenilir pusuladır.

Sen ne dersin? Gerçekten her şeye saygı duymak mı gerekir, yoksa saygıyı hak edenle etmeyeni ayırmak mı?